Kedilerde ve Köpeklerde Kan Grupları

kedilerde-kopeklerde-kan-gruplari-1200x800.jpg

Kedilerde ve köpeklerde kan grupları konumuzdaki başlıklar aşağıdaki gibidir. Dilediğiniz başlığa tıklayarak makale içerisinde o kısma gidebilirsiniz.

  1. Kedilerde Kan Grupları
  2. Kedi Irklarının Kan Grubuna Etkisi
  3. Köpeklerde Kan Grupları
  4. Kedi ve Köpek Dostlarımızda Kan Nakilleri Hakkında Önemli Bilgiler
  5. Alıcı ve Verici Canlı Arasındaki Kan Grubu Uyumunun Araştırılması
  6. Kan Kayıplarında Kan Nakil ve Kan Transfüzyon İşlemleri
  7. Kan Naklinde Uyumsuzluk Teşhisi

Kedilerde Kan Grupları

Evcil dostlarımız kedilerin de, tıpkı insanlar gibi; çeşitli kan grupları bulunur. Kedilerde kan grupları A, B ve AB olmak üzere toplam 3 türde kan grubu vardır. En yaygın bulunan kan grubu ise, A grubudur. AB kan grubu, çok nadir olarak görülen bir kan grubudur.

kedilerde kan grupları

Kan nakillerinde; kedilerde kan grupları konusuna dikkat edilmelidir. Aksi durumlar, ölümle sonuçlanabilecek sorunlara sebep olabilmektedir.

Kedi Irklarının Kan Grubuna Etkisi

Kedi ırkları, kedilerde kan grubunu belirleyebilmektedir. Bazı safkan kedilerde kan grupları çoğunlukla aynı olmaktadır. Örneğin; Siyam kedileri, genellikle A grubu kana sahiptir. British Shorthair – Egzotik Shorthair, Van kedisi ve Ankara kedisi gibi ırklar ise; çoğunlukla B grubundandır. Bengal, Scottish Fold, Sfenks ırkına ait olan kedilerse; nadir görülen AB kan grubuna sahip olabilmektedir.

Kedilerde kan grupları incelendiği zaman; köpeklere göre, çok daha basit tipte olduğu görülmektedir. Genellikle Amerika’daki kedi popülasyonunun, %90-95’i A grubudur. Avustralya’da ise, B kan grubuna sahip olan kedilerin sayısı oldukça fazladır.

A ya da B kan grubundan olan kediler, birbirlerine hiçbir şekilde kan veremezler. Bu durumda, sonuç ölümcül boyutta olabilmektedir. AB kan grubu ise, genel alıcı kan grubudur. AB kan grubundaki kediler, A ve B kan grubundaki kedilerden kan alabilmektedir.

Köpeklerde Kan Grupları

Köpeklerde kan grubu, kedilere göre daha karmaşıktır. Kanamalı kazalarda, şok, koma vb. gibi acil müdahale edilmesi gerekli olan bazı durumlarda, köpeğin kan grubunun bilinmesi önem taşır.

kopeklerde kan grupları

Köpeklerde kan grupları kırmızı kan hücrelerinin yüzeyinde yer alan çeşitli moleküller tarafından belirlenmektedir. Dog eritrosit antijen (DEA) olarak adlandırılmış olan, en az 6 tipte kan grubu belirlenmiştir. Bu kan gruplarının içinde, köpekler için en önemli olarak kabul gören; DEA I.I grubudur.

Kan grubu, DEA I.I negatif olan köpekler; üniversal donör olarak kabul edilir. Bu köpekler, köpeklerde kan grupları DEA I.I hem pozitif, hem negatif olan köpeklere kan verebilir. DEA I.I pozitif olan köpekler, yalnızca köpeklerde kan grupları DEA I.I pozitif olanlara kan verebilmektedir.

Köpeklerde kan grupları incelendiğinde; köpeklerin birçoğunun, DEA I.I pozitif kan grubuna sahip oldukları görülmektedir. Çok az bir kısmındaysa, DEA I.I negatif kan grubu bulunur. Golden Retriever, Labrador, Pit Bull, German Shepherd ırkı köpeklerde; DEA I.I negatif çıkma olasılığı yüksektir.

Kedi ve Köpek Dostlarımızda Kan Nakilleri Hakkında Önemli Bilgiler

Tıpkı bizlerin olduğu gibi, kedi ve köpek dostlarımızın da acil kan ihtiyaçları olabilmektedir. Bazen veteriner Ümraniye çevresinde bu tip arayışlara tek çözüm olmaktadır. Veteriner Ümraniye içerisinde hizmet veren veteriner kliniği çeşitli sorunlarda, kalıcı çözümler oluşturmaktadır.

Ümraniye veteriner ve Petopia Ümraniye çeşitli veteriner kliniği hizmetleri ile bulunduğu çevrede, hizmetleriyle söz sahibidir. Ümraniye veteriner hizmetlerinden yararlanmak, evcil dostlarınıza sorunlarında çözüm bulmak için; petopia Ümraniye içerisinde hizmet almak mümkündür. Ümraniye veteriner ve petopia Ümraniye içerisindeki hizmetlerde; kan kayıplarında yaşam kurtarıcı olarak, kan nakli uygulamaları yapılır. Bazı olaylarda ise, tüm kanın veteriner kliniği içerisinde değiştirilmesi gerekebilmektedir.

Kan nakillerindeki güvenilir olmayan kan aktarmalarında, ölümle sonuçlanabilen belirtiler görülür. Komplikasyonların nedenleri üzerine yapılan araştırmalar sonucunda, bazı sorunların ortaya çıktığı görülmüştür. Alyuvarların birbirleriyle birleşerek yığınlar yaparak çöktükleri (aglütinasyon) ve daha sonra eridikleri ve patladıkları (hemoliz) gözlenmiştir. Aglütinasyon olayı, temel olarak; alyuvarların üzerindeki antijen ile plazmada bulunmakta olan antikor faktörlerinden ileri gelmektedir.

[maxbutton id=”1″ ]

Alıcı ve Verici Canlı Arasındaki Kan Grubu Uyumunun Araştırılması

İnsanların kanı, taşıdıkları antijene göre 4 gruba ayrılır. İnsanlarda kan grupları; A, B, AB, ve 0 şeklindedir. Ayrıca Rh faktörü de bulunur. Kanında Rh faktörü bulananlar, Rh pozitif; bulunmayanlar, Rh negatiftir. Köpeklerde kan grupları faktörlerinin sayısı da, insanlarda Rh faktöründe olduğu gibi çok fazladır.

Köpeklerde kan gruplarının belirlenmesine yönelik yapılan çalışma ve yayınlar, 1950’li yıllarda başlamıştır. Köpeklerin alyuvarlarında, 7 çeşit antijen; plazmalarında 11 çeşit antikor olabileceği tespit edilmiştir. 14 farklı kan grubu faktörü olduğu belirtilmiştir. Veteriner kliniği içerisinde kan aktarımı, hayvanlarda kan aktarmanın zorunlu olduğu durumlarda yapılır.

Alıcı ve vericinin kanlarının birbirine uygunluğunun saptanabilmesi amacıyla, çarpraz karşılaştırma deneyleri yapılır. Bu denemeler, hemoliz ve aglütinasyon olaylarının kontrolünü sağlayabilen pratik bir yöntemlerdir. Örneğin kedilerde, A grubu insidansının yüksekliği düşünülecek olursa; kan aktarımlarının oluşturacağı riskin azlığı ortaya çıkar.

Kan Kayıplarında Kan Nakil ve Kan Transfüzyon İşlemleri

Akut kan kayıplarında dolaşım volümünü sağlayabilmek için, plazma ve doku sıvılarında dengeyi bozmayan kristaloid solüsyonlar kullanılabilmektedir. Kanın oksijen taşıma kapasitesini yerine koymak amaçlı işlemler yapılır. Alyuvarların sayısı, oksijen taşıma kapasitesini sağlamayacak derecede azalmışsa; bu durumda kan aktarımı daha uygun olmaktadır.

Kan aktarımları, vücut sıcaklığında uygulanır. Kan verici olarak kullanılacak hayvanlarda, belirli tipte özellikler aranmaktadır. Örneğin, köpek; 25 kg ve üzerinde olmalıdır. 2 ila 8 yaşları arasında olmalıdır. Kesinlikle, düzenli olarak aşılanmış olmalıdır. Klinik açıdan sağlıklı olmalı ve bir kerede 20 ml/kg’dan fazla kan alınmamalıdır. İkinci bir kan alımı için de, en az 3 hafta geçmesi beklenir.

Kedilerde kan alımında ise, kan verici kedi; 5 ila 7 kg arasında olmalıdır. 2-8 yaş arasında olması uygundur.

Düzenli olarak aşılanmış ve de klinik olarak herhangi bir hastalık taşımıyor olması gerekmektedir. 11mg/kg miktarda kan, en az 3 hafta arayla; genel anestezi altında alınmaktadır.

Kan gruplarının uygunluğunu saptayabilmek için; vericinin kanında, alıcıda ters etki yaratabilecek antijenin olup olmadığı saptanmaktadır. Alıcının kan serumuyla, vericinin özel işlemden geçirilmiş olan kan alyuvar süspansiyonu karşılaştırılır. Birkaç dakika süren santrifüj veya 37 derecede, yarım saatlik bir inkübasyon sonucundaki aglütinasyon; uyumsuzluğu gösterir. Herhangi bir reaksiyon olmaması ise, kan naklinin uygunluğu göstermektedir.

[maxbutton id=”1″ ]

Kan Naklinde Uyumsuzluk Teşhisi

Kedi ve köpeklerde, yapılacak kan nakillerinin uyumu; büyük önem arz eder. Uyumsuz kan verildiğinde, köpeklerde daha az reaksiyonlar ortaya çıkmasına karşın; kedilerde ciddi akut reaksiyonlar gözlenmektedir. Akut – immun kan aktarım reaksiyonları çeşitli tiplerde; hemoblobinemi, hemoglobinüri, lökositozis, eritrofagositozis şeklindedir.

Uyumsuz kan naklinin ilk belirtileri;

– Hipotansiyon,

– Huzursuzluk,

– Kusma,

– İdrar ve dışkı tutamama,

– Ateş vb. belirtilerdir.

Belirtiler tedavi edilse dahi, yanlış uygulamalar; şok, ürtiker ve ölüm ile sonuçlanabilir. Gecikmeli reaksiyon oluşur ise, hemolize bağlı biluribinemi gözlenir.

Non-immunolojik türü reaksiyonlar, genellikle bakteriyel kontaminasyonlarla ortaya çıkar ve de ateşle kendini göstermektedir. Kızarıklık, kaşıntı gibi ürtikerle beraber kendini belli eden reaksiyonlar da gözlenebilir. Yanlış kan nakilleri, alerjik reaksiyonlara yol açar.

Kan verirken alıcıda oluşabilecek farklı durumlar da, söz konusu olabilmektedir. Taşikardi, solunum güçlüğü, siyanoz, huzursuzluk gibi belirtiler ise; kan verirken aşırı yüklenildiğini işaret etmektedir.

Klinik uygulamalarda, kan kaybı vakalarında; kristaloid serumlar, eksilen kan volumunu tamamlamak için güvenilir tedavi şeklidir. Fakat bu, kan aktarımının mümkün olmayacağı anlamına gelmez. Gereken koşullarda, alıcı ve verici açısından uygun görülen kontroller yapıldıktan sonra; kan aktarımı rahatlıkla sağlanabilir. Petopia Ümraniye uygulamaları ve Ümraniye veteriner arayışı için, tüm bu konularda danışmanlık hizmeti alabilmek mümkündür.

Veteriner Ümraniye danışmanlık hizmetleri ve veteriner Ümraniye kan nakli uygulamalarıyla; sorunlara çözüm sunmaktadır.


Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *






Ümraniye Veteriner Kliniği: Petopia®

Şimdi bize ulaşın

Ümraniye veteriner kliniği, Petopia markasıyla kurumsal veterinerlik, petshop, kuaförlük ve pet otel hizmeti sunan veteriner kliniğidir. Ümraniye’de rahatlıkla ulaşım sağlayabileceğiniz merkezi bir konumda yer almaktadır.


ACİL İLETİŞİM

Acil iletişim 09:00 – 22:30
0545 402 83 85



ADRES

Atakent Mahallesi
Alemdağ Caddesi No:376/A
Ümraniye İstanbul



ümraniye veteriner alt kısım
Takip edin

Sosyal Medya

Petopia® veteriner kliniğini sosyal medyada takip ederek daha yakından tanıyın.



Copyright 2019 Petopia® Ümraniye Veteriner Kliniği

ümraniye veteriner logo